Türklerde Ekonomi. Osmanlıda Başlıca Sanayi Kolları. - TYT AYT 2023 (YKS 2023) Uzaktan Eğitim

Sınavlara CANLIDERSHANE.NET Uzaktan Eğitim ile hazırlanın kazanın

a. Dokumacılık: Osmanlı Devleti'nde dokuma sanayi; lifli bitkiler, yünlü kumaş üretilenler, ipekli dokumacılar olmak üzere üç kısımda faaliyet göstermiştir. Bursa, İstanbul, Ankara, halıcılıkta Uşak, Gördes, Milas ön plana çıkan yerlerdir.

b. Dericilik: Hayvancılık sektörüne bağlı olarak gelişen deri sanayi daha çok İstanbul, Edirne, Kayseri, Konya, Ankara ve Bursa'da ön plana çıkmıştır.

Maden ve Madencilik: Maden sanayi daha çok madeni para ve savunma sanayisiyle ilgilidir. Maden işlemeciliği savaş malzemeleri, at koşum takımları gülle döküm fabrikaları ve savaş gemisi yapımını hızlandırmıştır.

TÜKETİM. Osmanlı Devleti'nde tüketim alışkanlıkları halkın, yaşadığı sosyal sınıfa göre farklılık göstermektedir. İnsanlar yaşadığı köy, kasaba, şehir yaşamına göre tüketim anlayışı mevcuttur. Tüketimin en yoğun olduğu il İstanbul'dur. Buranın ihtiyacı Anadolu ve Rumeli'den sağlanırdı. Büyük şehirlere gelen ihtiyaç malları kapan adı verilen toptancı hâllerine getirilir Kapan Emini adı verilen görevlilerce satıcılar ve imalatçılara verilirdi.

TİCARET ve ULAŞIM. Fatih Sultan Mehmet Dönemi'nde Kırım'ın fethi ile İpek Yolu, Yavuz Dönemi'nde Mısır'ın fethi ile Baharat Yolu denetimine alındı. Devlet bu yollar sayesinde önemli ölçüde ticari canlılık kazandı. Osmanlı Devleti ticareti geliştirmek ve mal sıkıntısını yaşamamak için 1479 Venedik 1535 Fransa daha sonraki yıllarda ise İngiltere ve Hollanda'ya kapitülasyonlar vermiştir. Aynı zamanda devlet bu kapitülasyonları vererek Atlas Okyanusu'na kayan Avrupa transit ticaretini Akdeniz'e çekmeyi hedefliyordu. Osmanlı Devleti hem deniz hem de kara ticaretinin gelişmesi için gerekli önlem ve projeleri (Süveyş, Don Volga vb.) üretmeye çalışmış, özellikle de kara ticareti için ulaşım güvenliği için memurlar ve tüccarların rahatı için han ve kervansaraylar inşa etmiştir.

PARA ve FİNANSMAN SİSTEMİ. Osmanlıda ilk para Osman Bey Dönemi'nde basılmıştır. Kullanılan bu ilk paralara "Sikke" adı verilmektedir. Osmanlı Devleti'nin temel para birimi Akçe idi. İlk Osmanlı kâğıt parası "Kaime" dir. I. Abdülmecit Dönemi'nde 1840 yılında bastırılmıştır. Osmanlı Devleti 1915 yılından itibaren 4 yıl boyunca 160 milyon liranın üzerinde banknot çıkarmıştır. Bu paralara "evrak-ı nakdiye" adı verilmiştir.

1) Osmanlı Ekonomisinde Meydana Gelen Değişmeler. Osmanlı ekonomisi 17. ve 18. Yüzyıllarda ciddi sıkıntılarla karşı karşıya kalmıştır. Uzun süren ve yenilgiyle sonuçlanan savaşlar, Celali İsyanları bütçe açıklarının meydana getirdiği,  devalüasyon yönetim, ordu ve Tımar Sistemi'nin bozulması ekonominin bozulmasında başlıca etken olmuştur. Osmanlı Devleti 17. yüzyıldan itibaren Tımar Sistemi'nden yavaş yavaş vazgeçerek İltizam Sistemi (toprak gelirlerinin açık artırma ile satılıp parasının peşin alındığı sistem) usulüne yönelmiştir. Devlet bu sayede azda olsa nakit para ihtiyacını gidermiştir. Bu uygulamayı daha sonra Malikâne Sistemi (mukataa topraklarının hayat boyu kiralanmasıdır) takip etmiştir. Devlet 1774 Küçük Kaynarca Antlaşması'ndan sonra nakit ihtiyacını karşılamak için "esham kanunu" (hisse senedi) ni çıkarmıştır. Osmanlı ekonomisinin bozulmasında Coğrafi Keşifler sonrası bol miktarda altın ve gümüşün Osmanlı ülkesine girmesi, Maden Ocakları'nın kapanması ve buna paralel darphanelerin kapanması etkili olmuştur. Bu yüzyılda ithalatı kısıtlayan ihracatı teşvik eden Merkantilizm anlayışı Avrupa'nın ana politikası olmuş. Osmanlı, Avrupa için açık bir pazar olmuştur. Osmanlı Devleti'nde ilk bütçe Tarhuncu Ahmet Paşa tarafından yapılmıştır.

Sanayi İnkılabı ve Sonuçları Osmanlı ticaretine ilk ciddi zarar veren olay Coğrafi Keşifler 'dir. Bunu başlangıçta Osmanlı Devleti'nin lehine olan fakat daha sonra aleyhine döndüğü Kapitülasyonlar izlemektedir.

Osmanlı ticareti özellikle Sanayi İnkılabı ile çok ciddi yara almıştır. 1750' li yıllarda İngiltere'de başlayan ve zamanla Avrupa'ya yayılan Sanayi İnkılabı sonucunda; Osmanlı ülkesi yabancıların açık pazarı hâline gelmiştir. Bol, ucuz, kaliteli üretim sağlanmıştır. İşçi sınıfı ortaya çıkmıştır. Üretimde makine gücü ve seri üretime geçilmiştir. Köyden şehre göç başlamıştır. Sömürgecilik gelişmiştir. Dünya Savaşlarına sebep olmuştur. Osmanlı el sanayi çökmüş küçük atölyeler kapanmıştır. Alınan borçlar ve imzalanan Antlaşmalar (1838 Balta Limanı Ticaret Antlaşması) devleti Avrupalıların nüfusu altına itmiştir.

Osmanlıda Sanayi Üretiminin Artırılması İçin Yapılan Çalışmalar. İthal ürünlerden alınan vergiler artırılarak, çuha, kumaş, ipek, Feshane ve demir fabrikaları kuruldu. Avrupa'dan ustalar getirildi. Avrupa'ya öğrenci gönderildi. Yeni kurulan fabrikalar vergiden muaf tutuldu. Islah-ı sanayi Komisyonu kurulmuştur. Tarım araştırmaları ve tarımın çeşitlendirilmesi için Ziraat ve Sanayi Meclisi ve Nafia hazinesi kuruldu. Arazi Kanunnamesi çıkarılarak özel mülkiyete geçildi. Vergi yükleri hafifletildi. Yollar yapıldı, nehirlerin ulaşıma açılmasına çalışıldı. Devlet tekelleri kaldırıldı. Temelini Mithat Paşa'nın attığı Memleket Sandıkları'nın oluşturduğu Ziraat Bankası ise 1888 yılında kuruldu.

ÖNEMLİ HATIRLATMA: 18. yüzyıldan itibaren açık veren Osmanlı maliyesi, devlet için borçlanma kapısını açmıştı. Başlangıçta halktan alınan iç borçla (esham uygulaması) bu açık kapatılmaya çalışılmıştır. 1854 yılına kadar ara ara Galata sarraflarından borç alınmış. Osmanlı Devleti ilk dış borcu 1854 yılında İngiltere'den almıştır. Her yıl katlanarak artan dış borç 1875 yılında devletin borç ödemelerini durdurmasına ve Moratoryum (borçların ertelenmesi) ilan etmesine sebep olmuştur. Osmanlı Devleti borçları ödemeyecek duruma gelince de, 20 Aralık 1881 yılında Muharrem Kararnâmesi yayınlanarak Duyun-ı Umumiye İdaresi kurulmuş ve Osmanlı Devleti'nin mali kaynaklarına alacaklı devletler el koymuşlardır.

D. 1938' E KADAR CUMHURİYET DÖNEMİ'NDE EKONOMİ. Mustafa Kemal Paşa,  siyasi, askeri zaferler ne kadar büyük olursa olsun, bunların ekonomik zaferler ile taçlandırılmaz ise elde edilen zaferin kalıcı olmayacağının farkındaydı. Bu nedenle hiç zaman kaybetmeden milli mücadele devam ederken 17 Şubat – 4 Mart 1923 tarihleri arasında İzmir'de Türkiye İktisat Kongresi'ni topladı. Mustafa Kemal Paşa,  bu kongrede alınan birçok kararın yanı sıra tarihteki başarı veya başarısızlıkların tümünün ekonomi ile bağlantılı olduğunu bildiğinden, zaferin hemen ardından İzmir İktisat Kongresi'ni toplayarak yeni hükümetin mali ve iktisadi politikasının temellerini oluşturdu. Nitekim kapitülasyonların kaldırılması, dış borçlar meselesinin çözülmesi, Türkiye İş Bankası'nın kurulması, Öşür Vergisi'nin kaldırılması, Kabotaj Kanunu'nun kabul edilmesi hep bu ülkü doğrultusunda atılan adımlardır. Ekonomik bağımsızlığa büyük önem veren Atatürk Türkiye'si, 1934 yılında 1. Beş Yıllık Sanayi Planı ile iktisadi hayata müdahale ederek ülke genelinde planlı sanayileşmeye geçmiş, 1935 yılında yer altı kaynaklarını değerlendirmek üzere Etibank daha sonra Maden Tetkik Arama Enstitüsü kurulmuştur. 1938 yılında esnaf ve sanatkârların kredi ihtiyacı için Halk Bankası kurulmuştur. Ayrıca tarımla ilgili reformların yanı sıra devlet sermayeli büyük çiftlikler kurulmuştur. Devlet dış ticarette ithalata sınırlamalar getirerek Türk lirasının değerini korumaya çalışmıştır. Yapılan ekonomik hamleler sonucunda Türkiye 1938 yılına gelindiğinde pek çok alanda yeni fabrikalarının açıldığı, ulaştırma alanında ciddi atılımların yapıldığı, tarımda modern teknik ve araçların kullanılmaya başladığı ve sanayileşme yolunda ilerlenen modern bir ülke durumuna gelmiştir.

ÖNEMLİ HATIRLATMA: Cumhuriyet'in ilk yıllarında özel sektöre önem verilmiş ve bu konuda bazı adımlar atılmış ise de özel sektörün devletten beklenti içinde olması, yeterli sermaye, nitelikli iş gücü ve teknik eleman eksikliğinden dolayı istenilen sonuç elde edilememiştir.

ÖNEMLİ HATIRLATMA: 1929 Dünya Ekonomik Bunalımı, Türkiye'yi de derinden etkilemiş devlet 1930 yılından sonra ekonomide devletçi, müdahaleci ve korumacı politikalar izlemiştir. Türkiye'de benimsenen devletçilik politikası çerçevesinde 1931 yılında Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası'nın kurulmasını değişik alanlardaki fabrikaları bünyesinde toplayan "Sümer Bank"ın kurulması izledi.