Periyodik Sistem I - TYT AYT 2023 (YKS 2023) Uzaktan Eğitim

Sınavlara CANLIDERSHANE.NET Uzaktan Eğitim ile hazırlanın kazanın

PERİYODİK SİSTEM TARİHÇESİ

Periyodik Sistem

Antoine-Laurent de Lavoisier 1789 yılında, dünyanın ilk modern kimya kitabı olarak kabul edilen “Kimyanın Bilimsel İncelemesi” adlı kitabı yazdı.

Bu kitapta elementler; metal, ametal ve gaz olarak gruplanmıştı. Bugün bu gruplamayı yanlış olarak bilsek de o günler için yeni keşiflerin önünü açması dolayısıyla çok önemli bir gelişmeydi.

 

1. TRİADLAR KURALI: İlk sınıflandırma

1. DÖBEREİNER: Elementleri üçerli gruplar halinde sınıflandırmıştır.

 

Johann Döbereiner (1780 - 1849)

Bu konuyla ilgili ilk çalışmayı 1829 yılında Johann Döbereiner, benzer özellik gösteren elementlerden üçlü oluşturarak gruplar gerçekleştirmiştir.

Ona göre; lityum, sodyum, potasyum benzer özellikler gösterdiği için bir grup oluşturuyordu.

Döbereiner üçlü element gruplarında ortada bulunan elementin atom kütlesi, yoğunluk, en, kn, gibi bazı özelliklerinin diğer iki elementin ortalamasına yakın değerlere sahip olduğunu gösterir.

 

2. De Chancourtois (Dö Şankortua):

Elementleri ilk kez periyodik olarak tablolama girişiminde bulundu.

Chancourtois Benzer fiziksel özellik gösteren elementleri dikey sıralarda olacak şekilde sarmal olarak sıralamıştır.

Tellür elementini merkeze yerleştirdiği ‘’ tellür spirali” tablosunda elementlerin kütle numaralarına göre grupladı.

16 parçalı bir silindire kütle numaralarına göre spiral şeklinde yerleştirilince dikey olarak sıralanan elementlerin benzer olduğunu ve her 7 elementte bir tekrarladığını keşfetti.

Çok doğru tahminde bulunmasa da periyodik tablonun ilk resmedilmiş hali olduğu kabul edilir.

 

A.E Beguyer De Chancourtois (Aleksandır Beguyer Dö Şankurtua) (1820 - 1886)

Benzer özellik gösteren bazı element ve iyonları dikey bir sırada gösteren bir tablo oluşturmuştur.

 

 

 

OKTAVLAR KURALI

 

Bilinen 63 elementi fiziksel özelliklerine göre 8 gruba ayırdı ve her sekizinci elementin birbiriyle benzerlik gösterdiğini gördü; müzikal benzerliğinden ötürü bu yasaya “Oktavlar Kuralı” adını verdi.

Aslında Newlands “Oktavlar Kuralı”nı doğru çözümlemişti ama çalışmalarında aralık 8 değil 7 idi.

 

DİMİTRİ MENDELEYEV: Dimitri Ivanovic Mendeleyev (Dimitri ivanoviç mendelyef) (1834 - 1907) Lothar Meyer (Lotar Meyer) (1830 - 1895) Mendeleyev ve Meyer birbirinden bağımsız,aynı
dönemde elementleri sınıflandırmış ve aynı sıralamayı bulmuşlardır.Ancak Meyer elementleri benzer fiziksel özelliklerine göre sıralarken, Mendeleyev bu sıralamada atom ağırlığını göz önünde bulundurmuştur.

Bugünkü kullandığımız periyodik sisteme en yakın elementler tablosunu DİMİTRİ MENDELYEV yapmıştır.

Mendelyev o dönemde bilinmeyen GALYUM; SKANDİYUM; GERMANYUM elementlerinin özelliklerini tahmin etmiştir.

Örneğin Silisyum elementinin altındaki yeri boş bırakmıştır. Buradaki bulunması gereken elemente Eka- Silisyum adını vermiş ve fiziksel ve kimyasal özellikleri hakkında tahminlerde bulunmuştur.

63 elementten oluşan periyodik çizelgesinde 12 yatay sıra ve 8 dikey sütun kullanmıştır.

Periyodik tablosu ile GRUP kavramını kazandırmıştır.

Elementleri artan atom ağırlıklarına göre yatay sıralamıştır.

 

Mendeleyev’in tek eksik noktası olarak ise soygazları öngörememesini gösterebiliriz.

NOT: Dimitri mendelyev ve Lothar Meyer aynı zamanda birbirlerinden habersiz birbirine çok benzer elementler tablosu oluşturarak periyodik sistemin ilk en düzenli örneğini oluşturmuştur.

1864 yılında Lothar Meyer, elementlerin değerlik elektron sayısını göz önüne alarak bir periyodik tablo hazırlamıştır. Kütle numarasını yoksaydığından ve ileride keşfedilecek elementleri ön görmemiştir.

Ramsey soygazları keşfederek 8.sütun olarak sisteme eklemiştir.

Glenn Seaborg periyodik sistemin en altında yer alan iki sıra halindeki yapay elementlerin bir kısmını keşfederek periyodik sisteme son şeklini vermiştir.

 

HENRY MOSELEY: Moseley X ışınları deneyi ile elementlerin kimyasal özelliklerinin atomlarındaki proton sayısına (atom numarasına) bağlı olduğunu ortaya koydu.

1913 yılında Henry Moseley, Mendeleyev’in bir şekilde çözdüğü ama nedenini anlayamadığı tellür-iyot problemine ışık tuttu.

Bu sistem büyük ölçüde doğru sonuç verse de bazen yanılabiliyordu.

Moseley, X-ışını tabancasıyla bu iki elementin atom numaralarını belirledi ve bu sistemin doğruluğu ispatlandı.

 

 

 

PERİYOT

  • Periyodik sistemde yatay sıralara PERİYOT denir.7 tane periyot vardır. Bir atomun en büyük enerji düzeyi periyodunu verir.

1. Periyot: 2 element 4. ve 5. periyotta: 18 element

2. ve 3. Periyotta: 8 element 6. ve 7. periyotta: 32 element

  • Aynı gruptaki elementlerin kimyasal özellikleri benzerdir.
  • İlk 3 periyotta B grubu elementi yoktur. B grubu elementleri 4.periyottan başlar.

 

GRUP

  • Periyodik sistemde düşey sütunlara GRUP denir IUPACA göre gruplar 1 den 18e kadar rakamla numaralandırılır.
  • Aynı gruptaki elementlerin kimyasal özellikleri benzerdir.
  • DEĞERLİK ELEKTRON SAYISI GRUP NO VERİR.
  • A grubu elementlerine BAŞ GRUP elementleri; B grubu elementlerine YAN GRUP elementleri denir.
  • B grubu elementleri 3B ile başlar………2B ile biter.

1A alkali metal 4A Karbon Grubu 7A Halojen

2A Toprak Alkali metal 5A Azot Grubu 8A Soygazlar

3A Toprak metal 6A Kalkojen

  • B grubu geçiş metalleri
  • Lantanit ve Aktinitler İç geçiş metalleri
  • He elementi değerlik elektron sayısı 2 olmasına rağmen 8A grubunda yer alır.
  • 7A grubunda Flor bileşiklerinde sadece -1 değerlik alır.
  • Bir element atomu iyon duruma geçtiğinde periyodik cetveldeki yeri değişmez.
  • Geçiş metallerinde Hg(Civa) oda koşullarında sıvı haldedir.
  • Geçiş metalleri birden fazla yükseltgenme basamağına sahiptir.
  • Geçiş metallerinin EN, KN, Isı ve elektrik iletkenlikleri yüksektir.
  • Aktinitlerin hepsi radyoaktif metaldir.

 

 

ELEKTRONİK KATMAN DİZİLİMİ

DUBLET KURALI: Atomların tek son katmanlarındaki elektron deizilimlerini He soygazına benzeterek 2 yapmalarına denir.

OKTED KURALI: Son katmanlarındaki elektron sayısını 8 e tamamlayarak He dışındaki diğer soygazlara benzetmeleridir.

A grubu elementleri için;

20Ca:

35Br:

 

 

ATOM VE PERİYODİK SİSTEM

Elementlerin periyodik sistemdeki yerlerine göre sınıflandırılması

 

METALLER

Aktif Metaller Kullanım Alanları

LİTYUM

Li

Batarya-pil

SODYUM

Na

Hava yastığı,sofra tuzu,sabun

POTASYUM

K

Gübre,sabun

KALSİYUM

Ca

Alçı,tebeşir,çimento

 

 

 

 

 

Yarısoy Metaller Kullanım Alanları

Bakır

Cu

Tel,kablo,metal para,boru

Cıva

Hg

Barometre,dişçilik

Gümüş

Ag

Ayna,pil,çatal,kaşık,bıçak,mücevher

 

 

 

 

Soy Metaller Kullanım Alanları

Altın

Au

Mücevher, diş kaplaması

Platin

Pt

Diş Kaplaması

 

 

 

AMETALLER

 

Ametal

Sembolü

Kullanım alanları

Hidrojen

H

Füze yakıtı,balon şişirme,su

Karbon

C

Elmas,kurşun kalem,doğal gaz

Azot

N

Soğutucu sıvı,füze yakıtı,gübre

Oksijen

O

Solunum,yanma,su arıtımı,

Flor

F

Diş macunu katkısı,teflon

Fosfor

P

Havai fişek,kibrit,deterjan,gübre

Kükürt

S

Havai Fişek,meyveleri sarartma

Klor

Cl

Su dezenfeksiyonu,çamaşır suyu

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

YARI METALLER

Metallerin ve ametallerin özelliklerini taşır.

  • Bor, Silisyum yarı metallere örnek verilebilir.
  • Yarı metallerin iletkenlikleri düşüktür. Ancak sıcaklık arttıkça artar.

 

Yarı Metal

Sembolü

Bazı Kullanım alanları

Bor

B

Füze yakıtı, ısıya dayanıklı cam

Silisyum

Si

Silikon,macun,cam

Germanyum

Ge

Güneş hücreleri,dişçilik

Arsenik

As

Lazer yazıcı,ilaç

Antimon

Sb

Kaynak,kurşun akü

 

 

 

 

 

 

 

SOYGAZLAR

 

  • Doğada tek atomlu, renksiz gaz halinde bulunur.
  • Erime ve kaynama noktaları çok düşüktür.
  • Kararlı oldukları için başka atomlarla bileşik oluşturmaz.
  • Özel koşullarda He, Ne, Ar hariç diğer soygazların bazı bileşikleri elde edilmiştir.
  • Soygazlardan bir tek He son katmanında 2 elektron bulunur.

 

Soygaz

 

Kullanım Alanları

Helyum

He

Meteororlojik balonların dodldurulmasında

Neon

Ne

Televizyon tüplerinde ve lazerde

Argon

Ar

Floresan lambalarında ve ampullerde

Kripton

Kr

Floresan tüplerinde

Ksenon

Xe

Fotoğrafçılıkta,flaş ampullerinde,beyaz ışık elde edilmesinde

Radon

Rn

Radyoaktif özelliği sayesinde kanserli hücrelerin tedavisinde