KÜÇÜK MOLEKÜLLERİN HÜCRE ZARINDAN GEÇİŞİ
DİFÜZYON: Maddenin çok yoğun olduğu taraftan az yoğun olduğu tarafa kendi kinetik (hareket) enerjisi ile geçişidir. Difüzyon hem canlı hem de cansız ortamlarda gerçekleşebilir. Bir zar olması şart değildir. Zardaki protein kanalının sayısı arttıkça difüzyon hızı artar. Molekülün büyüklüğü arttıkça difüzyon hızı azalır. Ortam sıcaklığı arttıkça moleküllerin kinetik enerjileri artacağından difüzyon hızı da artar. Difüzyon yüzeyinin genişliği arttıkça difüzyon hızı artar. İki ortam arasındaki yoğunluk farkı arttıkça difüzyon hızı artar. Molekülün yapısal özellikleri vb. durumlardan etkilenir.
Taşıyıcı proteinler aracılığıyla doğrudan zardan geçemeyen maddelerin çok olduğu ortamdan az yoğun olduğu ortama doğru taşınmasıdır. Su ve suda çözünen bazı maddeler, glukoz, amino asit, B ve C vitaminleri, tuzlar, bazı iyonların, suyun büyük kısmı hücre zarından bu şekilde geçer. Amaç difüzyonun daha hızlı gerçekleşmesini sağlamaktır. Enerji harcanmaz. Enzim kullanılmaz.
Örnek: Basit difüzyon ile kolaylaştırılmış difüzyon arasındaki fark aşağıdakilerden hangisidir?
A. Enzim kullanılması.
B. Enerji harcama.
C. Taşıyıcı protein kullanımı.
D. Çok yoğun ortamdan az yoğun ortama doğru olması.
E. Büyük madde taşınması.
Çözüm: Taşıyıcı protein kolaylaştırılmış difüzyonda kullanılır. Cevap: C.
OSMOZ : Suyun, yarı geçirgen bir zar üzerinde çok olduğu ortamdan, az olduğu ortama doğru geçişine denir. Yani osmoz, suyun difüzyonudur. Osmoz zar varlığında gerçekleşir. Osmoz; hipertonik ortam (çok yoğun), izotonik ortam ( eş yoğun) ve hipotonik (az yoğun) ortam olmak üzere üç ortamda gerçekleşir.
1. Hipertonik Ortam
2. İzotonik Ortam
3. Hipotonik Ortam
Hücre içindeki çözünmüş maddelerin yaptığı basınçla oluşturdukları su emme kuvvetine osmotik basınç (OB) denir. Kısaca hücrenin su alma isteğidir. Hücre içindeki çözünmüş madde miktarı arttıkça veya hücre su kaybettikçe osmotik basınç dolayısı ile emme kuvveti (EK) artar. Turgor basıncı ile osmotik basınç ters orantılıdır.
* Osmotik basıncın neden olduğu su çekme kuvvetine ise emme kuvveti (EK) denir. Emme kuvveti osmotik basınç ile turgor basıncı farkına eşittir (EK = OS – TB). Emme kuvveti ile osmotik basınç doğru orantılıdır.
Örnek: Osmoz ile ilgili verilen yargılardan hangisi doğrudur?
A. Zar yokken gerçekleşmez.
B. Enerji harcanır.
C. Canlı hücrelerde görülür.
D. Büyük maddelerin geçişini sağlar.
E. Az yoğun ortamdan çok yoğun ortama doğru gerçekleşir.
Çözüm: Osmoz gerçekleşmesi için hücre zarı varlığı gereklidir. Cevap: A.
2. AKTİF TAŞIMA
Hücre zarından geçebilecek büyüklükteki maddelerin, az yoğun oldukları ortamdan çok yoğun oldukları ortama enerji harcanarak taşınmasıdır. Sadece canlı hücrelerde görülür. Hücre zarındaki enzimler ve taşıyıcı proteinler görev yapar. Hücre dışı ile hücre içi arasındaki yoğunluk farkı korunabilir.
* Aktif taşımada ve kolaylaştırılmış difüzyonda; taşıyıcı protein kullanımı, küçük molekül taşıma ve canlı hücrelerde gerçekleşme ortaktır.
BÜYÜK MOLEKÜLLERİN HÜCRE ZARINDAN GEÇİŞİ
1. ENDOSİTOZ
Pinositoz: Büyük sıvı moleküllerin pinositik cep oluşturularak hücre içine alınmasıdır. Sıvı moleküllerin zara değmesi ile zar içeri doğru çöküntü yaparak pinositoz cebini meydana getirir. Sıvı moleküller pinositoz cebine dolar ve cebin boğumlanması ile pinositik koful oluşur. Kan yoluyla taşınan hormonların ilgili doku hücreleri tarafından alınması genellikle bu yolla olur.
Fagositoz:
Bakteri gibi hücrelerin ve büyük moleküllü katı besin maddelerinin yalancı ayak oluşturarak koful halinde hücre içine alınmasıdır. Besin, hücre zarının oluşturduğu yalancı ayaklarla sarılarak hücre içine alınır. Yalancı ayakların bu hareketiyle oluşan yapı, zardan ayrılıp besin kofulu şeklinde sitoplazmaya aktarılır. Amip, öglena, paramesyum gibi tek hücrelilerin beslenmek için fagositoz yaparlar. Akyuvarlar mikropları fagositoz ile yutar.
2. EKZOSİTOZ
* Prokaryotik organizmalar koful oluşturamadığı için ne ekzositoz ne de endositoz yapamaz. Prokaryotik olan saprofit bakteriler, hücre dışına gönderecekleri enzimleri translokazlarla (taşıyıcı proteinler) gönderir.