Evrensel Ahlak Yasasının Varlığını Kabul Edenler - TYT AYT 2023 (YKS 2023) Uzaktan Eğitim

Sınavlara CANLIDERSHANE.NET Uzaktan Eğitim ile hazırlanın kazanın

Bazı ahlak filozofları,ahlakı evrensel ve nesnel olarak tanımlar.Bunlar içinde bir grup,evrensel ahlak yasasını öznel(subjektif)özelliklerin belirlediğini,bütün insanlarda mevcut olduğunu dolayısıyla da evrensel ihtiyaç ve eğilimler temelinde belirlendiğini ileri sürer.Buna karşılık diğer bir grup filozof,evrensel ahlak yasasının temeline,insandan bağımsız,nesnel(objektif)özellikleri koyarlar ve onu bu özelliklerin belirlediğini ileri sürer.Ancak bu iki grup da hangi özellikte olursa olsun evrensel ahlak yasasının varlıgını kabul ederler.

Evrensel Ahlak Yasasının Varlığını Öznel Temelde Açıklayanlar: Bu görüş içerisinde sayabileceğimiz başlıca düşünürler:J.Bentham,J.Stuart Mill,H.Bergson dur. Bentham ve Mill'e göre insan doğası gereği acıdan kaçınır,hazza yönelir ve mulu olmak isteğindedir.Kişinin mutlu olabilmesi ise çevresindeki insanların mutlu olmasına bağlıdır.Bu nedenle olabildiğince çok insanın yararına olanın seçilmesi doğru bir eylemde bulunmaktır.Bu düşünürlere göre ahlaki yasa yalnız tek insan için değil,herkes için faydalı olanın istenmesiyle belirlenecektir. Bergson'a göre ise doğru eylemin ölçütü sezgidir.İnsan kendisinde var olan sezgi gücü ile iyi ve kötü eylemleri ayırabilecektir.Bergson"kendi sezgine uygun olan davranışı seç ki ,herkes için doğru ve ahlaki olanı gerçekleştirmiş olasın"düşüncesiyle hareket etmektedir.

Evrensel Ahlak Yasasının Varlığını Nesnel Temelde Açıklayanlar: Bu görüşü temsil eden başlıca düşünürler arasında:Sokrates,Kant,Platon,Farabi,Spinoza sayılabilir. Sokrates'e göre en yüksek iyi bilgidir.Onun ahlak anlayışının temelinde "bilgi erdemdir"iddiası bulunur. Platon'a göre iyi idesi iyi olan herşeyin iyi olmasını sağlayan şeydir.Ohalde bu dünyada gerçekleştirilen her iyi eylem ideler dünyasındaki iyi idesine uyduğu için iyidir.Bundan dolayı gerçek mutluluk idelerin bilgisine sahip olmaktır. Farabi'ye göre erdemlerin en üstünü bilgidir.İnsana en yüksek mutluluğu sağlayan bilgi ise Tanrı'nın bilgisidir. Spinoza'ya göre doğa yasası ile evrensel ahlak yasası aynı şeydir.Doğa yasasını bilmek Tanrı'yı bilmektir.Spinoza için iyi doğa yasasına uyma,evrensel ahlak yasasına uymaitanrıya ulaşma,erdemli olma,güçlü olma,kendini koruma duygusu hep aynı şeydir.

Kant ve Ödev Ahlakı: Ahlak anlayışının temelinde,insanın özgür olduğu ve ahlaki kanaatlerine dış güçlerin etkisiyle değil,iç muhakeme ile ulaştığı görüşü vardır.O ahlakı,yaşadığımız çevreden bağımsız bir şey olarak görürü ve bir şeyi ahlaklı yapan şeyin "iyi niyet" olduğunu söyler.Ona göre,bir eylemin ahlaklılığı,o eylemin içeriğinde değil,niyetindedir.Başkasına göstermek için yapılan davranışlar iyideğildir ve ahlaki olarak nitelendirilemez.Amaç aracı haklı çıkarmaz. Örneğin,bir lokantada arkadaşına takdir edilecek cömertlikte yemek ısmarlayan kişi,bu davranışı öncesinde alaycı bir ifadeyle "Sanırım,hayır demeyeceksin" demişse,yaptığı fazladan harcamayla arkadaşını küçültmüştür.Bu sözleri söylememiş bile olsa bu kişinin ancak bir şey beklediğinde ikramda bulunduğu biliniyorsa,cömertliği bir görünüştür ve ahlaki olarak nitelendirilemez. Sonuçlardan çok ilkeler üzerinde duran Kant,görev duygusuyla hareket eden bireyin,kendine ve başkalarına karşı dürüst olacağını söyler.Ona göre,bireyin aklından çıkarmaması gereken ilke "Görev aşkına görev" olmalıdır.Görev,yalnızca kendi keyfimiz için ya da başkalarına ayrıcalık tanımak amacıyla hareket etme huyundan vazgeçmemizde bize yardımcı olur.Eğer bize paranın üstü fazla verilmişse,parayı geri vermek övgüye değer bir davranıştır,çünkü böyle yapmak görevimizdir.

Evrensel Ahlak Yasası Mümkün müdür?


A)Mümkün Değildir:

  • Hedonizm (Aristippos)
  • Pragmatizm (W.James,J.Dewey )
  • Egoizm (Hobbes)
  • Anarşizm (Proudhon)
  • Nihilizm (Nietzsche)
  • Egzistansiyalizm (Sartre)

B)Mümkündür:

  • Utilitarizm (Bentham,Mill)
  • Entüisyonizm (Bergson)
  • Erdem Etiği (Sokrates,Platon )
  • Ödev Etiği (Kant )
  • Ahlaksal Determinizm (Spinoza )

 

? ÖRNEK SORU (ÖSYS): Kant'a göre,bazı kişilerin eylemlerinde ahlak kurallarına uymalarının nedeni,çıkarlarını en iyi böyle davranmakla koruyabileceklerini düşünmeleridir.Bu kişiler,ahlak kurallarına uymadıkları takdirde çıkarlarına zarar gelmeyeceğini kestirirlerse,bu kurallara aykırı davranmaktan çekinmezler.Kant,ancak insan olmanın değerini korumak amacıyla yapılan eylemlerin iyi olarak nitelendirilebileceğini görüşündedir. Kant'ın bu görüşüne dayanarak aşağıdaki yargılardan hangisine ulaşılabilir?

A) İnsanın eylemlerini,bu eylemlerin getireceği sonuçlar değil,insana duyduğu saygı belirlemelidir.

B) Ahlak kurallarına uyan bir kişi çıkarını koruduğunu saklamalıdır.

C) Çıkarına düşkün olan bir kişinin eylemleri her zaman ahlak kurallarına aykırıdır.

D) Ahlak kurallarına uyan kişiler böylelikle çıkarlarını da korumuş olurlar.

E) Çıkarlarını koruyamayan insanlar ahlak kurallarına uymak zorunda kalırlar.

Çözüm:Kant'a göre bir davranışı ahlaklı kılan nitelik onun iyi niyetle yapılmasıdır.Yanıt:A

 

Tasavvuf Düşüncesinde Ahlak Geleneği

Köklerini Kur'andan alan tasavvuf,insanın duygu ve sezgi yoluyla Tanrı'ya erişebileceğini ve onunla bütünleşebileceğini benimseyen öğretidir. Tasavvuf,özü itibariyle insanın nefsinin ve arzularının boyunduruğundan kurtulması mücadelesidir.İnsan,Tanrı'nın niteliklerini kendinde taşıyan bir varlıktır.Çünkü Tanrı evreni kendi niteliklerini göstermek istediği için yarattı.Evrendeki herşey Tanrısal bir öz taşır.Tüm varlıklar Tanrı adına sevilmelidir.Bu sevgi tasavvufta insanın ahlaki eylemlerinin temelidir.Başlıca temsilcileri:Mevlana,Yunus Emre ve Hacı Bektaş Veli'dir.

Mevlana'ya göre,insan varlıkların en değerlisidir.Çünkü insan,ilahi özün barınağı,"bigi"ye erişmiş tek varlıktır.O,varlıkların en şereflisi olduğundan,kim olursa olsun,hangi ırka mensup olursa olsun sevilir.Sevgi herşeyin başıdır.İnsan,nefsini terbiye etmeli,dünyanın bağlarından,mal-mülk sevgisinden kurtularak özgür olmalıdır.

Yunus Emre'ye göre de insan kendini bencil,çıkarcı ve hırslı yapan,onu dünyaya bağlayan bencilliğinden kurtulmalı,Tanrı'ya bağlayan,Tanrısal aşka yönelten ilahi benliğe yönelmelidir.

Hacı Bektaş Veli Bektaşiliğin kurucusudur.Dil,din,ırk,renk,mezhep ve sosyal ayrıcalıkları toptan reddeder.Ona göre,insana bakıldığında bu farklılıklar değil,Hak(Tanrı) görülür.Çünkü,var olan her şeyin kaynağı Tanrı'dır.Yaratan ve yaratılan bir ve aynıdır.