IV. Mehmed
2 Ocak 1642 gecesi İstanbul’da doğan Şehzade Mehmet’in babası I. İbrahim, annesi ise Hatice Turhan Sultan'dır.
1648 yılında Sultan Ahmet Camii Vak’ası çıktı ve Sultan İbrahim’in katlini protesto eden sipahilerle iç oğlanların isyanı bastırıldı fakat devlet yeniçeri ağalarının kontrolüne girdi. Aynı zamanda Anadolu’da bazı yerlerde zorbalar da kendi nüfuslarını arttırdı, paşaların girişimi ile kısmen bu zorbalar bertaraf edildi. Diğer yandan hazinede para sıkıntısı içindeydi, zira ağalar sağlam paraları kendilerine ayırıp ayarı bozuk ve eksik akçeyi piyasaya sürdüler böylece ülkede büyük bir enflasyon krizi ortaya çıktı.
Tüm bunlar olurken Sultan Mehmet 10 yaşındaydı ve saray bahçesinde, av eğlencelerinde vakit geçiriyordu. Asıl önemli gelişme ise padişahta ileride büyük bir tutku haline gelecek olan av merakının başlaması idi. Kösem Sultan ise sarayda zor günler geçirdiği gibi ona karşı muhalefette gittikçe arttı. Bu muhalefetin başı saray ağalarının desteğini alan valide Turhan Sultan idi ve bu durumu gören Kösem Sultan IV. Mehmet’i tahttan indirmeyi planladığı sırada 1651 yılında saray ağaları tarafından öldürüldü. Kösem Sultan’ın ardından devlet idaresi 5 yıllığına Turhan Sultan tarafından devam ettirildi.
1652 yılında sadrazamlığa getirilen Tarhuncu Mehmet Paşa; devlet giderlerini düzenlemek, padişahın rakiplerini yok etmek gibi önlemler aldıysa da etkili olamadı. Devlet işlerinin bozulması isyana sebep olmaktaydı. Askere verilen paranın değerinin düşürülmesi ve bir kısmına da hiç ödeme yapılamaması sonucu 1656 yılında asker ayaklandı ve padişaha verilen liste ile 30 kişi idam edildi. İdam edilenler Sultanahmet Meydanı‘nındaki çınar ağacına asıldıkları için bu olaya Vaka-i Vakvakiye (Çınar Olayı) denilmiştir. Aynı yıl Çanakkale önünde Venedik Donanması’yla yapılan savaş sonucu Osmanlı Devleti ağır yenilgiye uğradı. Stratejik önemi olan Bozcaada ve Limni adaları Venediklilerin eline geçti. Kaptan-ı Derya Sarı Kenan Paşa komutasındaki Osmanlı Donanması’nın uğradığı bu bozgun tarihte “Baştankaralar Vakası” olarak geçmektedir. Düzensizlikler 1656 yılında Köprülü ailesinden Mehmet Paşa’nın sadrazamlığa getirilmesine kadar devam etti. Islahatlar yapılmaya ve ülke içindeki asayiş sağlanmaya çalışıldı.
Girit Seferi’nin başarısızlığı ve İstanbul’daki karışıklıklar uzak bölgedeki valilerin ayaklanmasına sebep oluyordu. Asker kaçakları eşkiyalar ile birleşip Anadolu’da hakimiyet kurmaya çalışıyorlardı. İşte bu dönem Anadolu’da başlayan bu isyanlara Celali İsyanları denilmektedir.1658 yılında Köprülü Mehmet Paşa’ya karşı olan Halip Valisi Abaza Kara Hasan Paşa önderliğinde Anadolu’daki 7 vali ve birçok sancakbeyi isyan etti. Ancak 1659‘da isyancılar Halep’te Serdar Murtaza Paşa tarafından kandırılarak idam edildi. Köprülü Mehmet Paşa‘nın idaresiyle önlemler alınmaya başlanmıştı. Çanakkale Boğazı’nın önlerine gelen Venedik Donaması, 1657‘de bozguna uğratıldı. Bozcaada ve Limni düşman işgalinden kurtarıldı. Yine bu dönem Erdel Beyi’nin üzerine sefere çıkılarak 1658’de Yanova Kalesi alındı. Erdel Beyi harp tazminatı ve haraç vermeyi kabul etti. Kırım Hanı Mehmet Giray, 1659’da Rus akınlarını önleyerek Konokop’ta büyük bir Rus ordusuyla savaştı.
1663 yılında Osmanlı sınırını ihlal eden Avusturya‘ya karşı sefere çıkıldı. Köprülü Mehmet Paşa’nın ölümü üzerine yerine yine Köprülüler soyundan Fazıl Ahmet Paşa getirildi. 24 Eylül 1663‘te yapılan Uyvar Savaşı sonucu Uyvar Kalesi teslim alındı. Kanije yakınlarındaki Yenikale’nin fethinden sonra 1 Ağustos 1664 tarihinde Sadrazam Fazıl Ahmet Paşa komutasındaki Osmanlı ordusu ile Montecuculi komutasındaki Avusturya, Alman, Fransız, İspanyol ve Çek orduları Grantz’ın doğusundaki Saint Gothard‘da yapılan savaşta karşı karşıya geldiler. Bu savaşta Osmanlı ordusu büyük kayıplar verdi. 1663 yılında başlayan Avusturya Savaşları, 10 Ağustos 1664 tarihinde Vasvar Antlaşması‘yla son buldu. Askeri ve siyasi yönden kazançlı çıkılan bu antlaşmadan sonra 1666 yılında Girit Seferi’ne çıkıldı. Fazıl Ahmet Paşa, Kandiye Kalesi’ni kuşattı. Ardından 1672 yılında Lehistan kralının Osmanlı himayesini kabul eden Ukrayna Kazakları’nın üstüne saldırması sonucu IV. Mehmet Lehistan seferi’ne çıktı. 27 Ağustos 1672‘de Kamaniçe’yi teslim aldıktan sonra Podolya’ya yöneldi. Bunun üzerine Lehistan kralı barış isteğinde bulundu. 18 Ekim 1672 tarihinde yapılan Bucaş Antlaşması‘na göre, Podolya Osmanlı Devleti’nin idaresine girecek, Ukrayna ise Osmanlı himayesini kabul edecek Kazak Beyi’ne verilecekti. Ancak Papa İle Almanya’nın desteğini alan Lehistan kralı anlaşmanın gereklerini yerine getirmeyince ikinci Lehistan seferi düzenlendi. 27 Ekim 1676‘da Zorawno Antlaşması ile Podolya ve Ukrayna Osmanlı Devleti’ne bırakıldı.
1676 yılının Kasım ayında Fazıl Ahmet Paşa’nın ölümü üzerine yerine Merzifonlu Kara Mustafa Paşa getirildi. 1677‘de Ukrayna’nın Rus istilasına uğramasıyla, Lehistan serdarı İbrahim Paşa ile Kırım Hanı Selim Giray, Kazakların merkezi olan Çehrin Kalesi’ni kuşattılar. Bunun üzerine 1678 baharında IV. Mehmet Rusya Seferi’ne çıktı. Rus, Alman, Kazak ve diğer milletlerden meydana gelen düşman kuvvetlerinin koruduğu Çehrin Kalesi 21 Ağustos 1677‘de düştü.
1680 yılında Rusların harp hazırlıkları haberi alındığında IV. Mehmed, 29 Ekim 1680‘de İkinci Rus Seferine çıktı. IV. Mehmet’in Edirne’ye gelmesiyle, Kırım Hanı Murat Giray aracılıyla anlaşma istediler. 11 Şubat 1681‘de imzalanan Osmanlı-Rus Antlaşmasına göre; iki devlet arasında Özi Nehri hudut kesildi. Avusturya Kralının Macar milliyetçilerini imha hareketine karşı, Macarlar, Osmanlılardan yardım istedi. Osmanlı Devleti, 9 Ocak 1682‘de Macar milliyetçilerinin lideri Tökeli İmre’yi Orta Macaristan Kralı olarak tanıdı . Budin Beylerbeyi İbrahim Paşa, Tökeli İmre’nin yardım istemesiyle 27 Temmuz 1682‘de Orta Macar Seferi’ne çıktı. 15 Ağustos 1682‘de Orta Macaristan’ın merkezi olan Kaşa Kalesi fethedilerek, Tökeli İmre tahta geçti.
Fransız gemilerinin Sakız Adası‘na girmesi üzerine 12 Ekim 1682‘de sefere çıkıldı. Fransa’nın Papa ile ittifak kurması üzerine 27 Haziran 1683 tarihinde Viyana Kuşatması‘na karar verildi. 14 Temmuz 1684‘de İkinci Viyana Kuşatması gerçekleştirildi. Serdar-ı Ekrem Kara Mustafa Paşanın Viyana kuşatmasını kaldırıp geri çekilmesiyle, 15 Aralık 1683‘te sadrazamlığa Kara İbrahim Paşa getirildi. Kırım Hanı Murat Giray’la Budin Beylerbeyi Arnavut Koca İbrahim Paşa’nın Alamandağı Savaşı’nı kaybetmesi üzerine İkinci Viyana Kuşatması kaldırıldı.
IV. Mehmed’in başarılarına rağmen son yıllarında Macaristan toprakları kaybedilmiş, Dalmaçya kıyıları ve Yunanistan Venediklilerin kontrolü altına girmişti. 1686 yılında Venedikliler Navarin Kalesi’ni kuşattılar. Aynı yıl Budin Kalesi Avusturya tarafından ele geçirildi ve bunun sonucunda Macaristan elden çıktı. Ertesi yıl 1687‘de Mohaç bozgunu sonucu Valpo, Posega gibi kaleler düştü. Ardarda gelen askeri başarısızlıklar sonucu asker Sadrazam ve Serdar Sarı Süleyman Paşa’ya karşı isyan başlattı. Askerler Belgrad‘a çekildi ve Edirne üzerine yürüdü. Sarı Süleyman Paşa’nın idam edilmesi isyanı bastırdı.
Ancak tüm bu olaylar isyanın başlangıcıydı. İstanbul önüne gelen asker av merakı yüzünden devlet işleriyle ilgilenmediği gerekçesiyle 8 Kasım 1687‘de IV. Mehmed tahttan indirildi. 6 Ocak 1693‘de vefat edene kadar Edirne’de oturdu. Vefat edince İstanbul’a getirildi. Yeni Cami yakınlarındaki Turhan Valide Sultan’nın türbesine defnedildi.
***https://www.biyografi.net.tr/iv-mehmet-kimdir/
***https://www.beyaztarih.com/ansiklopedi/iv.-mehmet
***http://www.nkfu.com/4-mehmet-kimdir-4-mehmet-donemi/
Kanuni Sultan Süleyman Kimdir?